Öğretmen niteliği sorununun da atama sürecinde yapılacak mülakat ile değil, öğretmen yetiştirme sürecinde yapılacakdeğerlendirme ile çözüleceğini bildiren Genel Başkan, “MÜLAKAT GİBİ KUL HAKKI YENİLEN UCUBE BİR UYGULAMAYA gerek olmayacaktır..!” diye konuştu.
Genel Başkan Talip Geylan açıklamasında şunları söyledi:
“Her ne kadar, öğretmen atamaları için mevzuatta MÜLAKAT olsa da 2018’DEN BERİDİR ADAYLARIN KPSS PUANINA MÜTENASİP MÜLAKAT PUANI VERİLEREK genç öğretmenlerimizin yazılı sınav başarıları korunmaktadır.
Böylece, aslında MEB, Sayın Cumhurbaşkanımızın 14 Mayıs seçimleri öncesinde verdiği mülakat kaldırılacak sözünün gereğini 5 yıldır fiilen yerine getirmiştir.
Dolayısıyla “Halihazırda atamalar mülakat puanına göre yapılıyor, şimdi ise %50 KPSS %50 mülakat puanına göre atama yapacağız” demek yaşanan gerçeklikle örtüşmemektedir.
Nitekim MEB’in açtığı bu doğru yoldan bir süredir Sağlık Bakanlığı da yürümektedir. “ÖĞRETMEN NİTELİĞİ” meselesi, atama sürecinde yapılacak “MÜLAKAT” ile halledilecek bir mesele midir?
Bu, öğretmen yetiştirme sürecinde yapılacak bir değerlendirmedir.
TÜRK EĞİTİM SEN OLARAK YILLARDIR DİLE GETİRİYORUZ:
-Öğretmen liselerini yeniden açalım. Öğretmen olma arzu ve hedefindeki öğrencilerimiz bu okullarımıza yerleşsin.
-Öğretmen olma hedefini hala muhafaza eden öğretmen lisesi mezunu öğrencilerimiz eğitim fakültelerini tercih etsin.
-Tabii ki bunun öncesinde, MEB ve YÖK koordinasyonuyla, eğitim fakültelerinin sayısı ve öğretim programlarının kontenjanları çağ nüfusun ve eğitim sisteminin ihtiyacına göre belirlensin.
-Eğitim fakültelerinin programı güncel MEB müfredatı ile uyumlu hale getirilsin.
-Öğrencilerimiz, eğitim fakültelerinin son sınıf eğitimini tam zamanlı sahada/okulda tamamlasın.
-Tüm bu süreçlerden sonra adaylar girsin KPSS’ye ve yazılısınav başarısına göre atansın.
İşte o zaman, ne “NİTELİKLİ ÖĞRETMEN ATAMA” diye bir problemimiz ve ne de bu problemi çözmek için MÜLAKAT GİBİ KUL HAKKI YENİLEN UCUBE BİR UYGULAMAYA gerek olmayacaktır..!
Sağlıklı planlama yapılmamasının,
Atama bekleyen öğretmen sayısının 500 binleri çok aşmış olmasının,
Eğitim fakültelerinin sayısının ve programlarının kontenjanlarının ülke gerçeklerine göre değil de yerel ekonomik ve siyasi saiklerle belirlenmiş olmasının
SORUMLUSU ASLA GENÇ MESLEKTAŞLARIMIZ DEĞİLDİR!
EĞİTİM FAKÜLTESİ DİPLOMASI SADECE ÖĞRETMEN OLMAK İÇİNDİR!
Gerçekçi ve sağlıklı planlama yapacaksınız ve
Her eğitim fakültesi mezununu öğretmen olarak A-TA-YA-CAK-SI-NIZ!
EĞİTİMDE TASARRUF OLMAZ!
Sokrates’e ithaf edilen sözde ifade edildiği gibi; ‘EĞİTİMİN PAHALI OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORSANIZ, CEHALETİN BEDELİNİ HESAPLAYIN!’ “