Antalya’da gerçekleştirdiğimiz İstişare Toplantımızın öğleden sonraki oturumuna konuk olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, teşkilat yöneticilerimizle bir araya geldi.
Türk ve KKTC Bayraklarının dalgalandığı, coşku ve heyecanın doruğa çıktığı anlarda Türkiye Kamu-Sen teşkilat yöneticileri Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ı bağrına bastı.
Genel Başkanımız Önder Kahveci ev sahipliğinde, MHP Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Yıldırım, MHP Antalya Milletvekilleri Abdurrahman Başkan ve Hilmi Durgun, Antalya Valisi Hulusi Şahin, MHP Antalya İl Başkanı Onur Temel, KKTC Antalya Başkonsolosu, Kemer Kaymakamı, Türkiye Kamu Sen Genel Sekreteri ve Türk Eğitim Sen Genel Başkanı Talip Geylan ve konfederasyonumuza bağlı sendikalarımızın Genel Başkanları, TÜRKAV Genel Başkanı, Türk Mühendisler Derneği Genel Başkanı, teşkilat yöneticilerimiz ve çok sayıda davetli katıldı.
ÖNDER KAHVECİ: KIBRIS TÜRKLÜĞÜNÜ DÜNYALARA DEĞİŞMEYİZ
“Biz yıllarca Kıbrıs davasına sahip çıktık, büyük devlet adamı Rauf Denktaş’ın tezlerinin arkasında durduk. Kıbrıs’ta eşit haklara sahip iki ayrı toplum olduğunun kabul edilmesi için çaba sarf ettik” diyen Genel Başkan Kahveci, “Ne Lefkoşa’dan vazgeçeriz ne Girne’den ne Gazimağusa’dan geçeriz ne de Lefke’den. Ne Şehit Cengiz Topel’i ne Karaoğlanoğlu’nu Ne toplu mezarları ne de Binbaşı Nihat İlhan’ın barbarca katledilen evlatlarını unuturuz. Kıbrıs Türklüğün haklı davasıdır. Asla vazgeçmeyiz, Kıbrıs Türlüğünü dünyalara değişmeyiz” dedi.
Genel Başkan Önder Kahveci;
“Sayın Cumhurbaşkanım, değerli misafirlerimiz; Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Kuruluşunun 40. Yılı onuruna düzenlediğimiz “Esaretten İstiklale Kıbrıs Türklüğü” konulu özel oturumumuza hoş geldiniz, şeref verdiniz.
Kıbrıs, yüzlerce yıllık bir Türk yurdu olarak Anadolu’nun bağrına yaslanmış yavru vatanımızdır. Stratejik öneminin yanı sıra bizim için asıl önemi; aynı soydan gelen, aynı kültürü, aynı dili paylaşan bir Türk toplumunun Kıbrıs’ta yaşıyor olmasıdır. Sınırlarımızdan 40 deniz mili ötede bulunan Adadaki Türk halkının en küçük bir olumsuzluğa maruz bırakılması bizim için asla kabul edilemez.
Adadaki Türk soydaşlarımızın barış, özgürlük ve güven içinde yaşaması ve Kıbrıs’ın bölgede bir barış adası olması en büyük arzumuzdur. Türkiye Kamu-Sen olarak Türk dünyasının özgürlüğü, huzuru ve refahı için bütün platformlarda mücadele ediyoruz. Dünyanın hangi köşesinde olursa olsun bir Türk’ün ayağına taş değse bizim yüreğimiz sızlar. Biz yıllarca Kıbrıs davasına sahip çıktık, büyük devlet adamı Rauf Denktaş’ın tezlerinin arkasında durduk. Kıbrıs’ta eşit haklara sahip iki ayrı toplum olduğunun kabul edilmesi için çaba sarf ettik.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti hem Türkiye Cumhuriyeti’nin hem de adadaki Türk soydaşlarımızın güvencesidir. Türkiye Cumhuriyeti de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin arkasında dağ gibi durmaktadır. Kıbrıs Türk Toplumu bugünlere gelebilmek için çok bedel ödedi, çok canlar verdi, çok çileler çekti. Kıbrıs davasını dünyaya kabul ettiren Dr. Fazıl Küçük ve Rauf Denktaş’tan Allah razı olsun. Onlar gerçek devlet adamı, gerçek dava adamlarıydı.
Ne mutlu ki şimdi de onların izinden giden Cumhurbaşkanımız Sayın Ersin Tatar önderliğinde Kıbrıs Türklüğü emin ellerde, Kıbrıs davası emin ellerdedir. Kıbrıs’ın Türkiye ve Ortadoğu üzerinde oynanan oyunlarda ne denli stratejik rolü olduğu açıkça görülmektedir. Kıbrıs, Doğu Akdeniz’de hakimiyet ve Orta Doğu üzerinde nüfuz sahibi olmak isteyen büyük güçlerin mücadelesine sahne olmaktadır.
ABD’nin adada üs istemesi, AB’nin adayı bir bütün olarak topraklarına katmaya çalışması, Yunanistan’ın Enosis hayalleri ile birleştiğinde denilebilir ki Kıbrıs, Türkiye için bir kırılma noktasıdır. Doğu Akdeniz’de bulunan hidrokarbon yataklarını ele geçirmek isteyen emperyalistler, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni yok sayarak birtakım planlar peşinde koşmaktadır.
Kıbrıs Türklüğünü yok sayan her plan Türk’ün iradesinde kaybolacaktır. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Türk Devletleri Teşkilatı içinde bulunması, hain emellerin asla hayat bulamayacağının da kanıtı olmuştur. Ne güzel ki, Türkiye Cumhuriyeti’nin ikinci yüzyılı, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin de 40. kuruluş yılı ile taçlanmaktadır. Türk ve Türkiye Yüzyılına bütün Türk toplulukları ve Türk devletleri ile el ele yürüyeceğiz. Şunu herkes bilsin ki, Kıbrıs Türk’ün öz be öz yurdudur. Bizim için Ankara ne ise Lefkoşa, Girne, Gazimağusa da odur. Türkiye sevdamız ne ise Kıbrıs sevdamız da odur.
Ne Lefkoşa’dan vazgeçeriz ne Girne’den ne Gazimağusa’dan geçeriz ne de Lefke’den. Ne Şehit Cengiz Topel’i ne Karaoğlanoğlu’nu Ne toplu mezarları ne de Binbaşı Nihat İlhan’ın barbarca katledilen evlatlarını unuturuz. Kıbrıs Türklüğün haklı davasıdır. Asla vazgeçmeyiz, Kıbrıs Türlüğünü dünyalara değişmeyiz.
Kıbrıs Türk’tür Türk Kalacak! Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetimizin 40. Yılı Kutlu olsun” dedi.
YAŞAR YILDIRIM: KIBRIS MESELESİNDEN ASLA TAVİZ VERMEYECEĞİZ
İstişare toplantımızın Kıbrıs oturumunda selamlama konuşması yapan Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Yıldırım ise, “Sayın Cumhurbaşkanımıza öncelikle bu anlamlı ve güzel toplantıya katıldığı için teşekkür ediyorum. Milliyetçi Hareket Partisi geçmişte olduğu gibi bugün de Kıbrıs davasında taviz vermedi, vermeyecektir” dedi.
VALİ HULUSİ ŞAHİN: BİZLER HER DAİM KKTC İLE BERABERİZ
Antalya Valisi Hulusi Şahin ise, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanımız sayın Ersin Tatar’ı Akdeniz’in incisi Antalya’mızda ağırlamaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Kıbrıs’ın Akdeniz’deki önemi tüm dünyaca malumdur. Türkiye Cumhuriyeti 85 milyon nüfusuyla her zaman Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin arkasındadır. KKTC ilelebet hür olarak yaşayacaktır.” dedi.
ERSİN TATAR: ARTIK MAVİ VATAN ÇOK DAHA GÜÇLÜDÜR
Coşku ve alkışlarla kürsüye çıkan gelen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ise yaptığı konuşmada, Türkiye Kamu-Sen mensuplarıyla bir arada olmaktan büyük mutluluk duyduğunu ifade etti.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Bu güzel ve anlamlı toplantıya davet edilmekten onur duymaktayım. Türkiye’nin en etkin ve köklü konfederasyonlarından birisi olan Kamu-Sen mensuplarıyla bir arada olmaktan memnuniyet duyuyorum.” dedi.
Kıbrıs meselesi ve detaylarını teşkilat mensuplarımızla paylaşan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, KKTC’nin bağımsız ve özgür olarak yoluna devam edeceğini vurgularken, KKTC’nin arkasında 85 milyonluk Türkiye Cumhuriyeti olduğunu söyledi.
Kıbrıs’ın tarihi ile ilgili bilgi veren Cumhurbaşkanı Tatar, “Kıbrıslı Türkler 1960’ta kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kurucu ortağı, Türkiye ise Kıbrıs Türk halkının garantörüdür. Avrupa Birliği Annan Planı’na “evet” diyen Kıbrıs Türk halkına danışmadan ve garantör ülke Türkiye’yi dışlayarak Güney Kıbrıs’ı üye olarak almıştır. 1960’tan 1974’e kadar geçen süreçte Kıbrıs’ta çok acı ve ağır katliamlar yaşandı. 20 Temmuz 1974’te ise kahraman Mehmetçik adaya çıkarak Kıbrıs türkünü bu zulümden kurtardı. Barış Harekatı’nda şehit olan tüm askerlerimize yüce Allah’tan rahmet, gazilerimize şükranlarımı sunuyorum.
Kıbrıs’ta o gün bir destan yazıldı ve bugün bağımsız bir devlet olan KKTC Türkiye ile birlikte çok daha güçlü bir pozisyondadır. “Artık Mavi Vatan çok daha güçlüdür”
Türk milletinin ayrılmaz ve kopmaz bir parçası olan Kıbrıs Türk halkı bugünlerde mutludur, huzurludur. Halkımız, 1974’ten sonra kurulan düzende barış ve güvenlik içinde yaşamaktadır. Türk ordusu ise adada barışın ve güvenliğin teminatıdır.
Birilerinin dilinde olan federasyon tezi Kıbrıs Türk halkını azınlık statüsüne düşürme planıdır. Bu planda Türkiye’nin garantörlüğü olmayacak ve Türk askeri adadan çekileceği bir Kıbrıs’ta Kıbrıs Türk halkına yaşam hakkı sağlanmayacaktır. Çözüm ancak iki devletli bir yapıyla mümkündür.
KKTC’nin yıllar içinde aşama aşama daha güzel yarınları yakalayacaktır. KKTC’nin kalkınması için her yerde “KKTC’nin tanınma zamanının geldiğini ve izolasyonların son bulması gerektiğini” söyleyen sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür ediyorum. Ayrıca, her zaman KKTC halkına destek veren MHP Genel Başkanı sayın Devlet Bahçeli’ye de teşekkürlerimi sunuyorum. Rahmetli Alparslan Türkeş’i de saygıyla anıyorum.
Türkiye Kamu-Sen’in düzenlemiş olduğu bu toplantıda yer almaktan büyük memnuniyet duyduğumu bir kez daha ifade ediyor, hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum” diyerek sözlerini noktaladı.
Kaynak